Teninize hangi kokunun daha güzel gideceğinizi biliyormusunuz işte cevapları
Çiçek: En büyük koku hazinesidir. Taze ve neşeli aromalara sahiptirler. Temel içerikleri çiçek, çiçek yaprakları, yağ ve tohumlarıdır. Bunlara genellikle misk, ağaç, meyve, yeşil bitki notaları ile aldehitler eşlik eder.
Oryantal; Sıcak ve şehvet uyandırıcı esansların karışımındadır. Temel notaları misk, vanilya, amber, değerli ağaçlardır.
Bunlara özellikle egzotik çiçek ve baharat notaları eşlik eder.
Meyve; Taze ve hafif kokulardır. Temel notaları bergamot, limon, portakal, mandalina, greyfurt, portakal çiçeğidir. Bunlara genellikle çiçek ve şipre notaları eşlik yapar.
Şipre; Kuvvetli esansların karışımından oluşurlar, kalıcı ve zengin içeriklidirler. Temel notaları ağaç, meşe yosunu, misk ve patçulidir. Bunlara genellikle çiçek ve meyve notaları eşlik yapar.
Erkek
Aromatik; Dinamik ve hafif kokulardır. Temel notaları adaçayı, biberiye gibi kokulu bitki esanslarıdır. Deniz ve çiçek notaları ile zenginlik verir.
Meyve; Taze ve hafiftirler. Temel notaları bergamot, portakal, limon, mandalinadır. Ağaç ve baharat notalarıyla zenginlik verir.
Ağaç; Sıcak ve keskin kokulardır. Temel notaları sandal ağacı, patçuli, sedir ağacı ve vetiverdir. Baharat, deniz ve aromatik notalarla zenginlik verir.
Oryantal; Ağır ve egzotiktir. Temel notaları baharatlar, ağaç ve vanilyadır.
Hangi parfüm nerede, nasıl kullabilirsiniz.
Parfümü hangi bölgelere sıkacağınızdan, nerede hangisini tercih etmeniz gerektiğine kadar tüm bildiklerinizi altüst eden bir liste hazırladık. Seçmenin ve saklamanın püf noktalarıyla birlikte...
Ofiste.
Bayanlar parfüm kullanmanın en önemli etkisinin karşı cins üzerinde olduğunu düşünür ve parfümleri cinsel bir silah olarak kabul ederler. Oysa geçtiğimiz aylarda, A.B.D. Duke Üniversitesi Tıp Merkezi'nde yapılan bir araştırma parfüm kullanmanın karşı cinsi çekmek dışında yararları da olduğunu ortaya çıkarmış. Bunlardan en başta geleni, parfüm sürmenin özgüveni arttıran bir etkisi olduğu. Özgüveni arttıran ve moralin yükselmesini sağlayan doğru seçilmiş bir parfüm İş yerindeki performansı da olumlu bir şekilde etkiliyor. Tıpkı aromaterapi seanslarında olduğu gibi, günlük hayatta da güzel bir şeyler koklamak insanın kendisini çok daha iyi hissetmesini sağlıyor. Ancak burada kullandığınız parfümün çok kuvvetli olmamasına dikkat etmek gerek. İş yerinde kullanmak için en uygun olan hafif çiçek, meyve ve sabunsu kokular.
Sporda.
Spor sırasında taze, canlandırıcı kokular kullananlar kendilerini daha zinde hissettiklerini söylüyorlar. Yapılan bir araştırmada 10 kişiden dokuzu yeşil limon kokusunun temizliği ve ferahlığı simgelediğini belirtmiş. Bunun diğer bir nedeni de, vanilya ve lavanta gibi kokulara kıyasla, ten üzerinden daha hızlı bir şekilde uçan limon kokusunun bu sırada tende bir serinlik hissi yaratması. Limon kokusunun daha hızlı buharlaşmasının nedeniyse moleküler yoğunluk açısından diğer kokulardan daha hafif olması. Özellikle yaz aylarında bu kokular oldukça işe görüyor.
Gece.
Gece için parfüm seçerken en ağır kokuları bile tercih etmek mümkün. Fakat burada dikkat edilmesi gereken bir nokta var. eğer ölçüyü biraz fazla kaçırırsak etrafımızdakiler parfümle banyo yaptığımızı düşünüp bundan çok rahatsız olabilir. Peki gece için hangi kokular daha uygun. Estee Lauder'ın koku stilist'lerinden Karyn Khoury, gece için en uygun kokuların baharatlı ve odunumsu, oryantal kokulardan oluştuğunu söyleniyor. Zevkinize göre seçeceğiniz kadınsı bir koku, daha önce de belirttiğimiz gibi çok fazla kullanmamak kaydıyla, partnerinizin başını döndürebilir.
Parfüm seçerken bunlara dikkat ediniz.
* Parfüm denemek için en uygun zaman akşamüzeri. çünkü bu saatlerde koku alma duyusu güçlü çalışır. Ayrıca kış mevsiminde'de tabi burnumuz tıkalı değilse yaz mevsimine göre daha güçlü koku alıyoruz.
* Parfümü sıktıktan sonra en az 1 saat teninizde olgunlaşması için beklemeniz gerek. Bu zaman sırasında parfümdeki alkol uçacak ve parfüm teninizdeki kimyasal maddelerle etkileşime girerek gerçek kokusunu verecektir.
* Dergilerde parfüm ilanlarının kenarlarında kart üzerine denemeniz için sürülen koku örnekleri o parfüm hakkında iyi bir fikir verebilir. Fakat yine de sizin teninizde tam olarak nasıl durduğunu öğrenmek için bir parfümeride parfümü sıkarak denemeniz şart.
* Parfüm denemeye gitmeden önce yediklerinize biraz dikkat etmeniz gerekir. Neden mi? Çünkü baharatlı, acı ve yağlı yiyecekler teninizin kimyasını biraz değiştiriyor, bu da parfümünü kokusuna yansıyarak sizi yanıltabilir.
Daha kalıcı parfümler için.
İyi şaraplar gibi parfümler de havayla temas ettikten sonra bozulabiliyor. Ancak iyi baktıktan sonra parfümünüzün bir yıl ve onsekiz ay arası dayanmasını sağlayabilirsiniz. Nasıl mı.?
* Dökme değil spreyli şişeleri tercih ediniz. Bunun en önemli nedeni, ellerinizle temas eden parfümün bakterilere açık hale gelmesi ve daha kısa zamanda bozulması. Ayrıca spreyli parfümleri kullanması çok daha ucuz.
* Parfümünüzü kutusunda saklamanız onun ışığa maruz kalmasını önleyecektir. Işık parfümün hem kokusunu hem de rengini bozan bir etkendir. Bu sebeble parfümü kutusunda ya da kutusu yoksa karanlık bir yerde saklamak en iyisi.
* Sıcak ve nemli ortamlarıyla banyolar parfümleri saklamak için pek de uygun mekanlar değiller. Buradaki sıcaklık ve nem parfümlerin kısa zamanda bozulmalarına neden olur. Yatak odaları parfüm saklamak için çok daha uygun.
Ne zaman çok fazla.?
Parfüm kullanmayı sevenlerin yaptığı en büyük yanlış bunu biraz abartmak. Peki, ne zaman az, ne zaman çok. İşte bunu anlamanızı sağlayacak birkaç ipucu.
* Parfüm kullanırken en ideal sayı, parfümü değişik bölgelere iki ya da üç kez püskürtmektir.
* Parfümün tipi de miktarını belirlemede önemli bir etken; Eau de Parfum kuvvetli olduğu için her zaman daha az kullanılmalı. Eau de Toilette ise daha hafif ve uçucudur.
* Burnunuzda kokuya duyarlı alıcılar bir süre sonra etkisiz olacağı ve kokuyu hissetmeyeceği için parfümü az mı, çok mu sıktığınıza karar vermeniz zor olabilir. Yakın birisine bunu sormaktan rahatsızlık duymayın.
* Cilt tipi de kokunun kalıcıcılığını etkileyen bir unsur. Eğer yağlı cildiniz varsa koku daha yoğun ve uzun süre kalır.
* Eğer fazla kaçırdığınızı fark ederseniz, nemli bir havluyu teninize dokundurarak parfümün daha fazlasını alabilirsiniz.
Neresi doğru, neresi yanlış.
Bilek içi ve kulak arkası: Bilek içleri ve kulak arkası parfüm uygulamasındaki klasik bölgeler. Bunun nedeni bu bölgelerin vücudun her yerine kıyasla daha sıcak olması ve parfümün yayılmasını kolaylaştırması. Oysa bu aynı zamanda parfümün uçup gitmesine de neden olur. Yani aslında bu bölgeler parfüm sıkmak için pek de ideal olmayabilir.
Yüz; Parfümde bulunan alkol özellikle hassas ciltlere zarar verebileceği için yüze parfüm sıkmak hiç doğru değil. Sadece bazı alkolsüz parfümler yüze sürülebilir. Erkeklerse tıraştan sonra after shave uygulamasını yüzlerine değil, göğüslerinize sürünüz.
Göğüs, kalça kemiği ve bacak üstleri: Bu bölgeler parfüm sürmek için en ideal bölgelerdir. Havayla temas etmedikleri için parfümünüz teninize hapsoluyor ve kalıcılığını çok uzun süre koruyarak, koku yaymaya devam ediyor.
31 Ekim 2009 Cumartesi
Cildinizi 10 yaş gençleştirin
Cildinizi 10 yaş gençleştirmek sizin elinizde nasıl mı?
Cildi 20'li yaşların diriliğine kavuşturan, ince kırışıklıkları, kaybolan nemi geri veren somon antioksidan ve vitamin kokteyllerinden oluşan hi-frekans mezolifting tedavisi cilde mükemmel görünüm kazandırıyor.
Kadınların korkulu rüyası olan el, dekolte kırışıklıkları da aynı yöntemle gideriliyor. Yöntemi ilk kez Paris'te uygulayan 15 yıldır da Türkiye'de sayısız kadını gençleştiren Dr. İsmail Ağar ile konuştuk.
Yaşadığımız çevre, sigara, güneş gibi cilt sağlığımızı tehdit eden ve yaşlanmayı hızlandıran etkenler düşünülecek olursa cilt sağlığını ve gençliğini korumak için vücudumuza gösterdiğimiz özeni göstermek gerekir. Kardiyovasküler Anestezi ve Reanismasyon-Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr. İsmail Ağar Bugün'e yaptığı açıklamada, “Cilt kırışıklığının tek sebebi yaşlılık değildir” diyor ve ekliyor: ”Bilindiği gibi güneş ışığı ve stres de cildin tazelenmesinden sorumlu elastin ve kolajen liflerin sentezini sağlayan fibroblastlar adlı hücre grubunun yapısını bozmaktadır.” İşte Antiaging konusunda çeşitli somon antioksidan ve vitamin kokteylerinden oluşan hi-frekans mezolifting tedavisi bu konuda devreye giriyor. Yapılan bilimsel çalışmalar sonunda etkisini kanıtlamış, mezolifting tedavisi cilde sağlıklı ve genç bir görünüm kazandırma yolunda kendini de ispatlamış bir yöntem.
AH O DUDAK ÜSTÜ ÇİZGİLERİ
Cildin elastik ve kolajen lif sayısını arttırarak cildin doğal ve kalıcı bir şekilde gençleşmesini sağlayan mezolift tedavisi, yüz bölgesinde özellikle dolgu tedavisinin kullanımının sınırlı olduğu dudak üstü (smoker line) ve alt göz kapağı çevresi ile boyun, dekolte, el ve ayak sırtlarında başarıyla uygulanan bir yöntem. Yöntemi Fransa'da uyguladıktan sonra Türkiye'ye taşıyan Kardiyovasküler Anestezi ve Reanismasyon-Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr.İsmail Ağar mezolift tedavisinin etki alanlarını ve uygulama yöntemini şöyle anlatıyor.
CİLT ARTIK KIRIŞMIYOR
Cilt kırışıklık ve cilt tazeleme tedavilerinde kullandığımız yöntemlerden birisi de mezoliftingtir. ilk olarak Paris'te uyguladığım ve on beş seneyi aşkın bir süredir Türkiye'de kullandığım ve üzerinde çalıştığım mezolift antioksidanlar somon vitamin kokteyleri ve cildin nem kapasitesini arttıran hyaluronik asit kombinasyonunun cilde enjeksiyonu yöntemidir. Bu yöntemle kırışıklık tedavileri ve cilt gençleştirme de oldukça etkili sonuçlar almak mümkündür. Bu tedavi ile ayrıca cildin yaşlanmasını da önemli ölçüde yavaşlatmak mümkün olmaktadır.
Yaş ilerledikçe deri değişiklikler geçirir ve çevresel etmenlerle birlikte cildin içeriğindeki elastin ve kolajen yapısı azalır. Bu lifleri üreten ve cildin hayatiyetinden sorumlu fibroglasların aktiviteleri azalır. Böylelikle cilt yaşlanınca esnekliğini kaybeder, üst tabakası daha az kolajen ve esnek lifler üretmeye başlar. Bağ dokusu zamanla zayıflayarak, derinin kendini bırakmasına ve devamlı kırışıklıkların ortaya çıkmasına neden olur. Gözlerinizin etrafında minik ince çizgileri fark etmeye başladığınızda ise bu kaçınılmaz sürecin ilk sinyallerini alırsınız. Cildin yaşlanma süreci adım adım işlemeye başlamıştır.
Nasıl yaşlanıyoruz?
20- 30 YAŞ Kırışlık yoktu, epidermisde lokal lekeler vardır. İnce fondöten kullanılarak kapatılabilir. 30 - 40 YAŞ Gülünce oluşan çizgiler vardır. Fondöten kullanılarakkapatılır. 30-40 yaş cildini gösterir. 40 - 60 YAŞ ARASI Statik hatlarda kalıcı kırışıklıklar vardır. Sadece yüzde değil el ayak sırtları ve dekolte bölgesinde de kırışıklıklar başlamıştır. Önlemler sadece yüzle sınırlı değildir. 60 YAŞ ÜSTÜ Yüzde yaygın kırışıklıklar vardır. Dekolte bölgesi, el ve ayak sırtlarında ciddi deformasyonlar oluşmuştur.
Mezolift yöntemiyle el, dekolte ve ayak kırışıklığına son
Estetik cerrahi ve tedavi yöntemleri bugüne kadar sürekli yüz bölgesi üzerine araştırma ve çalışmalar yaptı. Oysa yüzü istediğiniz kadar gençleştirin, elleriniz, ayak sırtı ve dekoltenizde kırışıklıklar varsa, yüze yaptırdığınız işlemler yaşınızı gizlemeye yetmiyordu. Onun da çaresi bulundu. Artık yüze yapılan tüm gençleştirme uygulamaları yüze de uygulanıyor. Söz yine Dr. İsmail Ağar'ın: ‘Cilt gençleştirme ve kırışıklıkta kullandığımız mezolift yalnızca yüz cildi için değil aynı zamanda orta yaşlardan sonra veya yaşlılıkta görülen insanların yaşını ele veren el sırtındaki cilt kırışmasında da oldukça etkili olmaktadır. Ayrıca menopoz döneminde oluşan bacak içi bölgelerindeki cilt gevşemeleri ile karın bölgesindeki kırışıklıklar da tedavi kapsamına girmektedir.
10 SEANSTA PAMUK GİBİ ELLER
Artık mezolift yöntemiyle yüzde veya el sırtında oluşan kırışıklıkları önemli ölçüde ortadan kaldırmak mümkün olduğu gibi eğer orta yaşlarda bu tedaviye başlanırsa cilt kırışmalarının oluşmasını önlemek veya ciddi ölçüde yavaşlatmak mümkündür. Üstelik bu neticeleri elde etmek genelde 10-15 seansta mümkün olabilmektedir. İnsanların yaşını belli eden görünür yerleri olan yüz ve el sırtındaki kırışıklıkları bu mezolift mikroenjeksiyon tedavisiyle düzeltip onların psikolojik olarak olumlu etkilenmelerini ve bunun sosyal ilişkilerini ve iş hayatlarını pozitif etkilemesini gözlemekteyiz.
Cildi 20'li yaşların diriliğine kavuşturan, ince kırışıklıkları, kaybolan nemi geri veren somon antioksidan ve vitamin kokteyllerinden oluşan hi-frekans mezolifting tedavisi cilde mükemmel görünüm kazandırıyor.
Kadınların korkulu rüyası olan el, dekolte kırışıklıkları da aynı yöntemle gideriliyor. Yöntemi ilk kez Paris'te uygulayan 15 yıldır da Türkiye'de sayısız kadını gençleştiren Dr. İsmail Ağar ile konuştuk.
Yaşadığımız çevre, sigara, güneş gibi cilt sağlığımızı tehdit eden ve yaşlanmayı hızlandıran etkenler düşünülecek olursa cilt sağlığını ve gençliğini korumak için vücudumuza gösterdiğimiz özeni göstermek gerekir. Kardiyovasküler Anestezi ve Reanismasyon-Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr. İsmail Ağar Bugün'e yaptığı açıklamada, “Cilt kırışıklığının tek sebebi yaşlılık değildir” diyor ve ekliyor: ”Bilindiği gibi güneş ışığı ve stres de cildin tazelenmesinden sorumlu elastin ve kolajen liflerin sentezini sağlayan fibroblastlar adlı hücre grubunun yapısını bozmaktadır.” İşte Antiaging konusunda çeşitli somon antioksidan ve vitamin kokteylerinden oluşan hi-frekans mezolifting tedavisi bu konuda devreye giriyor. Yapılan bilimsel çalışmalar sonunda etkisini kanıtlamış, mezolifting tedavisi cilde sağlıklı ve genç bir görünüm kazandırma yolunda kendini de ispatlamış bir yöntem.
AH O DUDAK ÜSTÜ ÇİZGİLERİ
Cildin elastik ve kolajen lif sayısını arttırarak cildin doğal ve kalıcı bir şekilde gençleşmesini sağlayan mezolift tedavisi, yüz bölgesinde özellikle dolgu tedavisinin kullanımının sınırlı olduğu dudak üstü (smoker line) ve alt göz kapağı çevresi ile boyun, dekolte, el ve ayak sırtlarında başarıyla uygulanan bir yöntem. Yöntemi Fransa'da uyguladıktan sonra Türkiye'ye taşıyan Kardiyovasküler Anestezi ve Reanismasyon-Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr.İsmail Ağar mezolift tedavisinin etki alanlarını ve uygulama yöntemini şöyle anlatıyor.
CİLT ARTIK KIRIŞMIYOR
Cilt kırışıklık ve cilt tazeleme tedavilerinde kullandığımız yöntemlerden birisi de mezoliftingtir. ilk olarak Paris'te uyguladığım ve on beş seneyi aşkın bir süredir Türkiye'de kullandığım ve üzerinde çalıştığım mezolift antioksidanlar somon vitamin kokteyleri ve cildin nem kapasitesini arttıran hyaluronik asit kombinasyonunun cilde enjeksiyonu yöntemidir. Bu yöntemle kırışıklık tedavileri ve cilt gençleştirme de oldukça etkili sonuçlar almak mümkündür. Bu tedavi ile ayrıca cildin yaşlanmasını da önemli ölçüde yavaşlatmak mümkün olmaktadır.
Yaş ilerledikçe deri değişiklikler geçirir ve çevresel etmenlerle birlikte cildin içeriğindeki elastin ve kolajen yapısı azalır. Bu lifleri üreten ve cildin hayatiyetinden sorumlu fibroglasların aktiviteleri azalır. Böylelikle cilt yaşlanınca esnekliğini kaybeder, üst tabakası daha az kolajen ve esnek lifler üretmeye başlar. Bağ dokusu zamanla zayıflayarak, derinin kendini bırakmasına ve devamlı kırışıklıkların ortaya çıkmasına neden olur. Gözlerinizin etrafında minik ince çizgileri fark etmeye başladığınızda ise bu kaçınılmaz sürecin ilk sinyallerini alırsınız. Cildin yaşlanma süreci adım adım işlemeye başlamıştır.
Nasıl yaşlanıyoruz?
20- 30 YAŞ Kırışlık yoktu, epidermisde lokal lekeler vardır. İnce fondöten kullanılarak kapatılabilir. 30 - 40 YAŞ Gülünce oluşan çizgiler vardır. Fondöten kullanılarakkapatılır. 30-40 yaş cildini gösterir. 40 - 60 YAŞ ARASI Statik hatlarda kalıcı kırışıklıklar vardır. Sadece yüzde değil el ayak sırtları ve dekolte bölgesinde de kırışıklıklar başlamıştır. Önlemler sadece yüzle sınırlı değildir. 60 YAŞ ÜSTÜ Yüzde yaygın kırışıklıklar vardır. Dekolte bölgesi, el ve ayak sırtlarında ciddi deformasyonlar oluşmuştur.
Mezolift yöntemiyle el, dekolte ve ayak kırışıklığına son
Estetik cerrahi ve tedavi yöntemleri bugüne kadar sürekli yüz bölgesi üzerine araştırma ve çalışmalar yaptı. Oysa yüzü istediğiniz kadar gençleştirin, elleriniz, ayak sırtı ve dekoltenizde kırışıklıklar varsa, yüze yaptırdığınız işlemler yaşınızı gizlemeye yetmiyordu. Onun da çaresi bulundu. Artık yüze yapılan tüm gençleştirme uygulamaları yüze de uygulanıyor. Söz yine Dr. İsmail Ağar'ın: ‘Cilt gençleştirme ve kırışıklıkta kullandığımız mezolift yalnızca yüz cildi için değil aynı zamanda orta yaşlardan sonra veya yaşlılıkta görülen insanların yaşını ele veren el sırtındaki cilt kırışmasında da oldukça etkili olmaktadır. Ayrıca menopoz döneminde oluşan bacak içi bölgelerindeki cilt gevşemeleri ile karın bölgesindeki kırışıklıklar da tedavi kapsamına girmektedir.
10 SEANSTA PAMUK GİBİ ELLER
Artık mezolift yöntemiyle yüzde veya el sırtında oluşan kırışıklıkları önemli ölçüde ortadan kaldırmak mümkün olduğu gibi eğer orta yaşlarda bu tedaviye başlanırsa cilt kırışmalarının oluşmasını önlemek veya ciddi ölçüde yavaşlatmak mümkündür. Üstelik bu neticeleri elde etmek genelde 10-15 seansta mümkün olabilmektedir. İnsanların yaşını belli eden görünür yerleri olan yüz ve el sırtındaki kırışıklıkları bu mezolift mikroenjeksiyon tedavisiyle düzeltip onların psikolojik olarak olumlu etkilenmelerini ve bunun sosyal ilişkilerini ve iş hayatlarını pozitif etkilemesini gözlemekteyiz.
Pürüzsüz bir cilt için altın bilgiler
Pürüzsüz bir cildinizin olmasını istermiydiniz işte size pürüzsüz citl için altın bilgiler
Düzenli bir Yüz ve vücut bakımı 3 aşamada mümkün: Temizleme, arındırma ve nemlendirme.
Düzenli bir vücut bakımıyla cildinizi pürüzsüz, esnek ve yumuşak tutabilirsiniz. Bu bakımda duş jelleri, peeling ürünleri ve nemlendiriciler en büyük yardımcınız sizi olacak
Pürüzsüz bir cilde sahip olmak tüm kadınların ortak isteği. Cilt sağlıksız beslenmeden strese ve uyku bozukluklarına kadar pek çok faktörden olumsuz etkilenebiliyor. Aşırı kuruluk veya yağlanma da ciltte gerginliklere veya pürüzlenmeye neden olabir.
Temizleyici bakım ürünleri düzenli kullanım sonrası daha pürüzsüz ve esnek bir cilt vaat ediyor. Bu bakım ürünlerinin pek çok destekleyici ürünü de var.
Uzmanlar standart bir cilt bakımını için üç aşamada topluyor Temizleme, arındırma ve nemlendirme.
Hemen her kozmetik markası bir duş jeline sahip. Jeller vücudun genel temizliğini gerçekleştiriyor. Temizleme özelliği açısından markalar arasında genelde bir fark yok. En büyük fark kokuları. Kendinize uygun duş jeli seçerken kokusuna koklayarak bakarak alabilirsiniz.
Tanecik yapılı peeling ürünleri vücudun ölü derisini arındırmaya yarıyor. Gözenekleri açarak hem derinin nefes almasına hem de ardından kullanılacak vücut ürünlerinin daha kolay emilmesine yardımcı oluyor. Vücudun pürüzsüzleşmesinde en büyük pay peeling'in. Peeling'i haftada bir veya iki defa duş sırasında nemli vücuda masaj yaparak uygulayabilirsiniz. Nemlendiriciler gerginliği azaltıp vücudun esnekliğini artırıyor. Genelde bitkilerin çekirdek yağlarından hazırlanıyorlar. Erken yaştan itibaren düzenli olarak nemlendirici kullanmak olgun ciltlerde görülen kırışıklık problemini önemli ölçüde azaltıyor. Kullandığınız parfümün nemlendiricisi varsa onu seçin. Parfümünüzün etkisini artırmada çok yardımcı olduğu söyleniyor.
Nemlendiriciler
Yaşlılık belirtilerini azaltıcı
Estee Lauder'ın vücut nemlendiricisi Re-nutriv Smooting Body Creme
bitkisel yağlarla yüksek teknolojinin birleşiminden oluşuyor. Ürün içerdiği yağlar sayesinde nem tutma ve sıkılaştırma özelliğine sahip. Düzenli kullanıldığı takdirde yaşlılık belirtilerini çok azalttığı iddia ediliyor.
Birbirini tamamlayan üç ürün
Birbirinin ardı sıra uygulanacak
La Mer'in bu üç ürünü belli başlı cilt problemlerine çözüm vaat ediyor. Vücut serumu ciltteki renk değişimini düzenliyor ve. Losyon cildin uzun süre nemli kalmasını sağlıyor. Ve mavi su yosunlu krem ise vücudu sıkılaştırıyor.
Nemlendirici süt
Biotherm'in kurumaya karşı vücut sütü Lait Corporel yıpranmış ciltlere karşı üç açıdan onarma sağlamayı vaat ediyor: Cildin koruyucu katmanını güçlendirmek, esnekliğini artırmak ve pürüzsüz bir dokunuş kazandırmak. Akışkan kıvamından dolayı ürün cilt tarafından çok hızla emilebiliyor.
Vücut peeling'i
Elmas, inci ve quartz tozu
La Prairie'nin Cellular Micro Dermabresion Creme'i düzenli kullanıldığı takdirde cildi yenilemeyi vaat ediyor. İçeriğindeki doğal elmas, tatlı su incileri ve quartz kristalleri tozu sayesinde ölü deriyi soyuyor. İlk beş gün art arda kullanılan ürün daha sonra haftada bir kullanıyorsunuz.
Volkanik kum tanecikleri
Thalgo'nun Deep Sea Peeling'inin içeriğindeki yosun sayesinde yoğun bir nemlendirme özelliğine sahip olduğu söyleniyor. Volkanik kum tanecikleri gözenekleri temizlerken, turunçgil çiçekleri cildinize güzel koku yayıyor.
Bitkisel yağlar
Dermalogica diğer duş jelleri gibi derin bir temizlik vaat ediyor. İçeriğinde çok sayıda bitkisel yağ var. Çay ağacı, limon ve okaliptus yağları cildi arındırmaya yarıyor. Sandal ağacı, lavanta ve portakal ise cildinizi nemlendirmeyi ve yoğun kokularıyla zevk vermeyi sizlere amaçlıyor.
Feminen kadınlar için
Tommy Hilfiger'in duş jeli Dreaming aynı adlı parfümün yan ürünü. Tasarımcısı bu ürünün feminen yanlarını keşfetmiş kadınlar için olduğunu söylüyor. Jelin hakim kokusu şeftali. Ayrıca amber çiçeği, frezya ve sümbülteber birlikte kullanılmış.
Volkanik kum tanecikleri
Thalgo'nun Deep Sea Peeling'inin içeriğindeki yosun sayesinde yoğun bir nemlendirme özelliğine sahip olduğu söyleniyor. Volkanik kum tanecikleri gözenekleri temizlerken, turunçgil çiçekleri cildinize güzel koku yayıyor.
Nemlendiricili duş jeli
Philip B.nin duş jeli Chai Latte tüm cilt tipleri için uygun. Bu ürün zencefil, tarçın, kakule çeşitlerle baharatlarla kokulandırılmış.
Düzenli bir Yüz ve vücut bakımı 3 aşamada mümkün: Temizleme, arındırma ve nemlendirme.
Düzenli bir vücut bakımıyla cildinizi pürüzsüz, esnek ve yumuşak tutabilirsiniz. Bu bakımda duş jelleri, peeling ürünleri ve nemlendiriciler en büyük yardımcınız sizi olacak
Pürüzsüz bir cilde sahip olmak tüm kadınların ortak isteği. Cilt sağlıksız beslenmeden strese ve uyku bozukluklarına kadar pek çok faktörden olumsuz etkilenebiliyor. Aşırı kuruluk veya yağlanma da ciltte gerginliklere veya pürüzlenmeye neden olabir.
Temizleyici bakım ürünleri düzenli kullanım sonrası daha pürüzsüz ve esnek bir cilt vaat ediyor. Bu bakım ürünlerinin pek çok destekleyici ürünü de var.
Uzmanlar standart bir cilt bakımını için üç aşamada topluyor Temizleme, arındırma ve nemlendirme.
Hemen her kozmetik markası bir duş jeline sahip. Jeller vücudun genel temizliğini gerçekleştiriyor. Temizleme özelliği açısından markalar arasında genelde bir fark yok. En büyük fark kokuları. Kendinize uygun duş jeli seçerken kokusuna koklayarak bakarak alabilirsiniz.
Tanecik yapılı peeling ürünleri vücudun ölü derisini arındırmaya yarıyor. Gözenekleri açarak hem derinin nefes almasına hem de ardından kullanılacak vücut ürünlerinin daha kolay emilmesine yardımcı oluyor. Vücudun pürüzsüzleşmesinde en büyük pay peeling'in. Peeling'i haftada bir veya iki defa duş sırasında nemli vücuda masaj yaparak uygulayabilirsiniz. Nemlendiriciler gerginliği azaltıp vücudun esnekliğini artırıyor. Genelde bitkilerin çekirdek yağlarından hazırlanıyorlar. Erken yaştan itibaren düzenli olarak nemlendirici kullanmak olgun ciltlerde görülen kırışıklık problemini önemli ölçüde azaltıyor. Kullandığınız parfümün nemlendiricisi varsa onu seçin. Parfümünüzün etkisini artırmada çok yardımcı olduğu söyleniyor.
Nemlendiriciler
Yaşlılık belirtilerini azaltıcı
Estee Lauder'ın vücut nemlendiricisi Re-nutriv Smooting Body Creme
bitkisel yağlarla yüksek teknolojinin birleşiminden oluşuyor. Ürün içerdiği yağlar sayesinde nem tutma ve sıkılaştırma özelliğine sahip. Düzenli kullanıldığı takdirde yaşlılık belirtilerini çok azalttığı iddia ediliyor.
Birbirini tamamlayan üç ürün
Birbirinin ardı sıra uygulanacak
La Mer'in bu üç ürünü belli başlı cilt problemlerine çözüm vaat ediyor. Vücut serumu ciltteki renk değişimini düzenliyor ve. Losyon cildin uzun süre nemli kalmasını sağlıyor. Ve mavi su yosunlu krem ise vücudu sıkılaştırıyor.
Nemlendirici süt
Biotherm'in kurumaya karşı vücut sütü Lait Corporel yıpranmış ciltlere karşı üç açıdan onarma sağlamayı vaat ediyor: Cildin koruyucu katmanını güçlendirmek, esnekliğini artırmak ve pürüzsüz bir dokunuş kazandırmak. Akışkan kıvamından dolayı ürün cilt tarafından çok hızla emilebiliyor.
Vücut peeling'i
Elmas, inci ve quartz tozu
La Prairie'nin Cellular Micro Dermabresion Creme'i düzenli kullanıldığı takdirde cildi yenilemeyi vaat ediyor. İçeriğindeki doğal elmas, tatlı su incileri ve quartz kristalleri tozu sayesinde ölü deriyi soyuyor. İlk beş gün art arda kullanılan ürün daha sonra haftada bir kullanıyorsunuz.
Volkanik kum tanecikleri
Thalgo'nun Deep Sea Peeling'inin içeriğindeki yosun sayesinde yoğun bir nemlendirme özelliğine sahip olduğu söyleniyor. Volkanik kum tanecikleri gözenekleri temizlerken, turunçgil çiçekleri cildinize güzel koku yayıyor.
Bitkisel yağlar
Dermalogica diğer duş jelleri gibi derin bir temizlik vaat ediyor. İçeriğinde çok sayıda bitkisel yağ var. Çay ağacı, limon ve okaliptus yağları cildi arındırmaya yarıyor. Sandal ağacı, lavanta ve portakal ise cildinizi nemlendirmeyi ve yoğun kokularıyla zevk vermeyi sizlere amaçlıyor.
Feminen kadınlar için
Tommy Hilfiger'in duş jeli Dreaming aynı adlı parfümün yan ürünü. Tasarımcısı bu ürünün feminen yanlarını keşfetmiş kadınlar için olduğunu söylüyor. Jelin hakim kokusu şeftali. Ayrıca amber çiçeği, frezya ve sümbülteber birlikte kullanılmış.
Volkanik kum tanecikleri
Thalgo'nun Deep Sea Peeling'inin içeriğindeki yosun sayesinde yoğun bir nemlendirme özelliğine sahip olduğu söyleniyor. Volkanik kum tanecikleri gözenekleri temizlerken, turunçgil çiçekleri cildinize güzel koku yayıyor.
Nemlendiricili duş jeli
Philip B.nin duş jeli Chai Latte tüm cilt tipleri için uygun. Bu ürün zencefil, tarçın, kakule çeşitlerle baharatlarla kokulandırılmış.
Bayanlar ince belli görünmek için
Bayanlar Etek giydiğinizde beliniz daha ince mi görünsün istiyorsunuz..
Çan veya dar etek modelini tercih ettiğinizde belinizin daha ince görünmesini nasıl sağlayabilirsiniz İşte size özel öneriler..
Sıkı dokunmuş, koyu renkli etekleri seçin. Koyu renk eteğin şeklinin farkına varılmasını sağlar. Bakışlar detaylara değil, kumaşın sadeliğine ve kalıba odaklanır.
Etek boyu dizde veya dizden biraz aşağıda olmalı. Belinizin genişliğiyle orantılı bir uzunluk olmalı.. Bel ölçüsü genişledikçe, etek uzunluğu da artar. Bu belinizin daha ince gösterir.
Üzerine bluz giymeyi tercih edin. Tepeden tırnağa farkına varılmanızı sağlar. Etekten farklı bir kumaştan hazırlanmış bir bluz tercih edebilirsiniz. Sıkı dokunmuş kumaştan hazırlanan ve etekle aynı renk olan bir bluz belinizi daha ince gösterebilir.
Bluzunuzu eteğinizin içine sokun. Bu vücudunuzun üst kısmını V şeklinde gösterir. Beliniz ile kalçalarınızın daha orantılı görünmesini sağladığı için de şıklığınızı artırır.
Daha büyük bir kemer kullanın. Belinizi daha ince gösterici bir etki yapar. Kemeri belinizin biraz aşağısında veya yukarısında kullanın. Bluz ve eteğinize uyumlu bir kemer seçin.
Geniş belinizle orantılı topuklu ayakkabı giyin. Belinize dikkat çekecek broş, fiyonk gibi aksesuarlar kullanmayın.
Çan veya dar etek modelini tercih ettiğinizde belinizin daha ince görünmesini nasıl sağlayabilirsiniz İşte size özel öneriler..
Sıkı dokunmuş, koyu renkli etekleri seçin. Koyu renk eteğin şeklinin farkına varılmasını sağlar. Bakışlar detaylara değil, kumaşın sadeliğine ve kalıba odaklanır.
Etek boyu dizde veya dizden biraz aşağıda olmalı. Belinizin genişliğiyle orantılı bir uzunluk olmalı.. Bel ölçüsü genişledikçe, etek uzunluğu da artar. Bu belinizin daha ince gösterir.
Üzerine bluz giymeyi tercih edin. Tepeden tırnağa farkına varılmanızı sağlar. Etekten farklı bir kumaştan hazırlanmış bir bluz tercih edebilirsiniz. Sıkı dokunmuş kumaştan hazırlanan ve etekle aynı renk olan bir bluz belinizi daha ince gösterebilir.
Bluzunuzu eteğinizin içine sokun. Bu vücudunuzun üst kısmını V şeklinde gösterir. Beliniz ile kalçalarınızın daha orantılı görünmesini sağladığı için de şıklığınızı artırır.
Daha büyük bir kemer kullanın. Belinizi daha ince gösterici bir etki yapar. Kemeri belinizin biraz aşağısında veya yukarısında kullanın. Bluz ve eteğinize uyumlu bir kemer seçin.
Geniş belinizle orantılı topuklu ayakkabı giyin. Belinize dikkat çekecek broş, fiyonk gibi aksesuarlar kullanmayın.
Estetikte uzun ve düz bacak dönemi
Bacaklarından şikayetci olanlar artık sizlerde güzel bacaklara sahip olabileceksiniz, Estetikle kusursuz bacaklara sahip olabilirsiniz.
Gelişen estetik cerrahi sayesinde Güzel ve uzun bacaklara sahip olmak artık hayal değil. Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Hasan Fındık çarpık, kısa bacakların, kalın ve ince bileklerin düzeltilebildiğini ifade etti.
Diri, selülitsiz ve yeterli dolgunlukta bacaklara sahip olmak, kadınların vazgeçilmez tutkusudur. Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Hasan Fındık da "Yapılan çalışma ve anketler, kadınların vücutlarında en çok özen gösterdikleri bölgenin bacakları olduğunu ortaya çıkarmıştır" söyleyerek, bacak estetiğinde amacın bacak boyunu uzun, bacakları düz, şekilli ve vücutla uyumlu göstermek olduğunu söyledi.
Daha çok manken, fotomodel, şarkıcı, hostes, yönetici asistanı, diplomat ve reklamcıların bacak estetiği yaptırdığını söyleyen Op. Dr. Hasan Fındık "Dizlerin iç kısımlarında olan çıkıntılar ve bu çıkıntıların altında beliren girintiler hem bacağı çarpık gösteriyor hem de bacak boyunun olduğundan daha kısa algılanmasına neden oluyor. Kasıkta meydana gelen hafif yağ çıkıntıları, bacağın başlangıcını eğri ve biçimsiz gösteriyor. Bu özellikle iç çamaşırı ve bikini giyildiğinde rahatsızlık yaratabiliyor" diye konuştu.
BESLENME ÖNEMLİ
"Bacak bölgesindeki sorunları çözmek için uygulanan yöntemler, egzersiz veya diyetle yok edilebilecek problemler olmayıp, genellikle genetik miras sonucu ortaya çıkar" diyen Op. Dr. Fındık, şöyle devam ediyor: "Çarpık bacaklar sadece genetik nedenlerden kaynaklanmıyor. Kemikten kaynaklanan ve "çarpıklık" dediğimiz eğrilikler ile bebeklik
döneminde beslenme bozukluğu veya eksikliği yüzünden de oluşabiliyor. Çocuk felci sonrasında her iki bacağın uzunluk ve çapları arasında da ciddi farklılıklar meydana gelebiliyor. Sonradan oluşan şekilsiz bacak görünümleri ise bilinçsiz spor ve dengesiz kilo alıp vermeler sonrasında ortaya çıkıyor."
Ayak bileği inceltiliyor
Op. Dr. Hasan Fındık, bacak estetiği işlemlerinin, 20-40 yaş arası kişilerle, işi gereği etek giymek zorunda olanlara daha çok uygulandığını vurgulayarak, bacaklarından şikâyeti olan kişilerin tüm sorunlarının giderildiğini söylüyor.
- Diz çevresindeki girinti ve çıkıntıların giderilmesi
- Diz altı ile ayak bileği arasındaki bölgenin inceltilmesi ya da kalınlaştırılması
- Ayak bileğinin inceltilmesi ya da kalınlaştırılması
- Popo şeklinin daha diri ve biçimli gösterilmesi
- Sağ ve sol bacak arasındaki çap farklılıklarının giderilmesi
- Bacağın daha düz ve uzun gösterilmesi
- Basen bölgesinin şekillendirilmesi
Gelişen estetik cerrahi sayesinde Güzel ve uzun bacaklara sahip olmak artık hayal değil. Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Hasan Fındık çarpık, kısa bacakların, kalın ve ince bileklerin düzeltilebildiğini ifade etti.
Diri, selülitsiz ve yeterli dolgunlukta bacaklara sahip olmak, kadınların vazgeçilmez tutkusudur. Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Hasan Fındık da "Yapılan çalışma ve anketler, kadınların vücutlarında en çok özen gösterdikleri bölgenin bacakları olduğunu ortaya çıkarmıştır" söyleyerek, bacak estetiğinde amacın bacak boyunu uzun, bacakları düz, şekilli ve vücutla uyumlu göstermek olduğunu söyledi.
Daha çok manken, fotomodel, şarkıcı, hostes, yönetici asistanı, diplomat ve reklamcıların bacak estetiği yaptırdığını söyleyen Op. Dr. Hasan Fındık "Dizlerin iç kısımlarında olan çıkıntılar ve bu çıkıntıların altında beliren girintiler hem bacağı çarpık gösteriyor hem de bacak boyunun olduğundan daha kısa algılanmasına neden oluyor. Kasıkta meydana gelen hafif yağ çıkıntıları, bacağın başlangıcını eğri ve biçimsiz gösteriyor. Bu özellikle iç çamaşırı ve bikini giyildiğinde rahatsızlık yaratabiliyor" diye konuştu.
BESLENME ÖNEMLİ
"Bacak bölgesindeki sorunları çözmek için uygulanan yöntemler, egzersiz veya diyetle yok edilebilecek problemler olmayıp, genellikle genetik miras sonucu ortaya çıkar" diyen Op. Dr. Fındık, şöyle devam ediyor: "Çarpık bacaklar sadece genetik nedenlerden kaynaklanmıyor. Kemikten kaynaklanan ve "çarpıklık" dediğimiz eğrilikler ile bebeklik
döneminde beslenme bozukluğu veya eksikliği yüzünden de oluşabiliyor. Çocuk felci sonrasında her iki bacağın uzunluk ve çapları arasında da ciddi farklılıklar meydana gelebiliyor. Sonradan oluşan şekilsiz bacak görünümleri ise bilinçsiz spor ve dengesiz kilo alıp vermeler sonrasında ortaya çıkıyor."
Ayak bileği inceltiliyor
Op. Dr. Hasan Fındık, bacak estetiği işlemlerinin, 20-40 yaş arası kişilerle, işi gereği etek giymek zorunda olanlara daha çok uygulandığını vurgulayarak, bacaklarından şikâyeti olan kişilerin tüm sorunlarının giderildiğini söylüyor.
- Diz çevresindeki girinti ve çıkıntıların giderilmesi
- Diz altı ile ayak bileği arasındaki bölgenin inceltilmesi ya da kalınlaştırılması
- Ayak bileğinin inceltilmesi ya da kalınlaştırılması
- Popo şeklinin daha diri ve biçimli gösterilmesi
- Sağ ve sol bacak arasındaki çap farklılıklarının giderilmesi
- Bacağın daha düz ve uzun gösterilmesi
- Basen bölgesinin şekillendirilmesi
Nasıl Kilo Verebilirim?
Metabolizmanızın çalışma hızı kilo vermenizi doğrudan etkiler. Yavaş metabolizma hızına sahip kişiler daha zor kilo verirler. Paniğe kapılmayın, elbette ki kilo vermenizi kolaylaştıracak yöntemler var!
Öncelikle metabolizma neden yavaş çalışır sorusunun cevaplarına yakından bakalım. Belki de hatalı beslenme alışkanlıklarınız çalışma hızınızı düşürüyordur.
Metabolizma hızını; yaş, kilo, cinsiyet, genetik yapı, hormonlar, egzersiz alışkanlıkları belirler.
Uzun süreli açlık, kahvaltı etmemek, öğüt atlamak, uzun aralıklarla çok fazla yemek, lifli gıdalarla beslenmemek metabolizma hızını düşüren faktörler arasında yer alır.
Kilo verebilmek için metabolizma hızınızı artıracak yöntemler;
2-3 saat arayla beslenin. Ara öğünlerde lifli ve hafif yiyecekler yemeye özen gösterin.
Güne kahvaltı yaparak başlayın. Gece boyunca enerjisi düşen vücudunuzu harekete geçirin.
Öğünlerinizi atlamayın. Mutlaka 3 öğün yemek yemeye dikkat edin.
Günde 2 litre su için. Su içmek sağlıklı bir cilt için de faydalıdır.
Egzersiz yaparak kas kütlenizi artırın.
Karbonhidrat ve protein içerikli gıdaları beslenme planınıza ekleyin.
Şok diyetler vücuttaki kasları eritir ve diyeti bıraktığınız anda daha fazla kilo almanıza neden olur. Çok düşük kalorili diyetleri uygulamayın. Yetişkin bir kadının günlük kalori ihtiyacı 2200-2400 seviyesindedir. Bu seviyeden düşük diyet ve beslenme türlerinden uzak durun.
Kadınların sık karşılaştığı hastalıklardan biri olan troid; kilo vermeyi engelleyen, metabolizma hızını düşüren önemli bir faktördür. Eğer diyet ve egzersiz yapmanıza rağmen kilo veremediğinizi düşünüyorsanız mutlaka doktora danışıp gerekli testleri yaptırınız.
29 Ekim 2009 Perşembe
Pariste örgü modası,Paris modası
2010 yılı örgü yılı olucağa benziyor baksanıza pariste bile modacılar örgü üzerine tasarımlar yapmışlar çok şık olmuş haydi hanımlar tığ ve şişleri çıkarın örmeye başlıyoruz :) ne dersiniz ??
Etiketler:
2010 moda örgüleri,
örgüde trend,
paris modası,
Pariste örgü modası
Victoria’s Secret çizmeleri
Bu Victoria's Secret Jessica Simpson over-çizmeler skinny jeans üzerinede rahat gün içinde giyebiceğiniz ayrıca gece dışarı kız arkadaşlarını ile çıkmak içinde giyebileceğiniz modeller.
Guccı den harika burnu açık botlar
guccı süper bir modelle karşımıza çıktı bu botlar çok şık ve zarif bayanların vazgeçilmez botları arasına girecekleri kesin bence...
Etiketler:
burnu açık botlar,
Guccı,
guccı modası,
guccınin yayakkabı modası
Kadın neden kilo alır
Bir çok kadınların kilo almasının aslında diyetle ya da sporla alakası yokmuş
Kadınların korkulu rüyası kilo meselesinin, aslında diyet ya da spordan çok bir başka etkene bağlı olduğu ortaya çıktı. Meğer kadının kilo alması ya da kaybetmesi en çok eşi ya da sevgilisiyle ilişkisine bağlıymış.
Onca diyet, onca spor denemesi...
Meğer hepsinden önemli bir başka kural varmış.
İngiltere'de yapılan bir araştırma, bir kadının kilo alması ya da kaybetmesinin, büyük oranda partneriyle ilişkisine bağlı olduğunu ortaya çıktı.
Bu araştırma kapsamında soru sorulan 3 bin kadından yaklaşık yüzde 70'i, mutluluklarındaki en büyük faktörün ilişkileri olduğu cevabını verdi. Bu kadınlardan geriye kalanlar da kilo aldıkları takdirde ilişkilerini bitireceklerini belirtti.
İlişki süresince kadın kilosunda 5 aşamada değişiklik
Slendex isimli bir firma tarafından yapılan araştırmanın sonuçlarına göre, bir kadının kilosunda ilişkide olduğu süre içinde 5 aşamada değişiklik oluyor.
İlişkisinin başında olan bir kadın, karşı cinse kendini beğendirmek için girdiği sıkı bir diyet sonucu ilk aşamada ortalama 2,5 kilogram kaybedebiliyor.
İlişkide rahatlayan kadın kilo alıyor
Kadın ilişkisinde rahatlamaya başladıkça kilo alıyor ve bu ikinci safhada bu miktar ortalama 4,5 kilogramı bulabiliyor. Bunu izleyen 3.'çüncü aşamada, evliliği düşünmeye başlayan ve bu büyük gün için incelme hevesine giren kadın ortalama 3,5 kilogram kaybedebiliyor.
Kadının bir bebeğinin olacağı ise 6 kilogram anlamına geliyor. Son aşamada çocukları büyüyen ve görüntüsüne daha çok zaman ayırmaya başlayan kadın yenilenme yoluna gidiyor ve ortalama 5 kilo kaybedebiliyor.
Kadınların korkulu rüyası kilo meselesinin, aslında diyet ya da spordan çok bir başka etkene bağlı olduğu ortaya çıktı. Meğer kadının kilo alması ya da kaybetmesi en çok eşi ya da sevgilisiyle ilişkisine bağlıymış.
Onca diyet, onca spor denemesi...
Meğer hepsinden önemli bir başka kural varmış.
İngiltere'de yapılan bir araştırma, bir kadının kilo alması ya da kaybetmesinin, büyük oranda partneriyle ilişkisine bağlı olduğunu ortaya çıktı.
Bu araştırma kapsamında soru sorulan 3 bin kadından yaklaşık yüzde 70'i, mutluluklarındaki en büyük faktörün ilişkileri olduğu cevabını verdi. Bu kadınlardan geriye kalanlar da kilo aldıkları takdirde ilişkilerini bitireceklerini belirtti.
İlişki süresince kadın kilosunda 5 aşamada değişiklik
Slendex isimli bir firma tarafından yapılan araştırmanın sonuçlarına göre, bir kadının kilosunda ilişkide olduğu süre içinde 5 aşamada değişiklik oluyor.
İlişkisinin başında olan bir kadın, karşı cinse kendini beğendirmek için girdiği sıkı bir diyet sonucu ilk aşamada ortalama 2,5 kilogram kaybedebiliyor.
İlişkide rahatlayan kadın kilo alıyor
Kadın ilişkisinde rahatlamaya başladıkça kilo alıyor ve bu ikinci safhada bu miktar ortalama 4,5 kilogramı bulabiliyor. Bunu izleyen 3.'çüncü aşamada, evliliği düşünmeye başlayan ve bu büyük gün için incelme hevesine giren kadın ortalama 3,5 kilogram kaybedebiliyor.
Kadının bir bebeğinin olacağı ise 6 kilogram anlamına geliyor. Son aşamada çocukları büyüyen ve görüntüsüne daha çok zaman ayırmaya başlayan kadın yenilenme yoluna gidiyor ve ortalama 5 kilo kaybedebiliyor.
Tembel kadınlar için temizlik önerileri
Üşengeç kadınlar, günde yarım saatten daha kısa bir zamanda evinizi temizmiş gibi gösterecek ipuçları.
Kayınvalideniz telefonda sizi aradı ve bir arkadaşıyla beraber sizde bir kahve içmek için yolda olduklarını söyledi! Eviniz dağınık ve temiz değil! Ne yapmalısınız? İşte size yarım saatten daha kısa bir zamanda evinizi "temizmiş" gibi gösterecek taktikler.
1. DAĞINIKLIĞI TOPLAYIN (Süre: 4 dakika)
Hızlı bir şekilde geçtiğiniz tüm odalardan etrafta duran dağınıklığı toplayın. Onları doğru yerlerine koymayı aklınızdan bile geçirmeyin! Direk bir tane dolabın içine tıkın. Etrafta olmaması gereken bazı şeyler şunlardır:
• Kataloglar, faturalar ve gazeteler
• Evcil hayvanınızın oyuncakları
• Çantalar ve ayakkabılar
• Spor malzemeleri
• DVD'ler
• Çocuğunun oyuncakları ya da boyama kitapları
2. SİLİN-OVUN (Süre: 10 dakika)
• Temizlik eldivenlerinizi geçirin ve tüm temizlik gereçlerini bir kovaya toplayıp gittiğiniz her yere yanınızda kolayca taşıyın.
• Tüm yüzeyler için uygun olan sprey temizleyiciyi mutfağınızın tezgâhına püskürtün
ve bir kâğıt havlu yardımıyla silin.
• Cam temizleyici yardımıyla paslanmaz çelik minik ev eşyalarınızdan parmak izlerinizi yok edin.
• Yemek masasını, büfenin üstünü ve orta sehpasını nemli bir bez yardımıyla silin (sadece tozları alıyorsunuz sakın fazla uğraşıp vakit kaybetmeyin)
• Banyo lavabosunu, tuvalet kapağını ve tezgâhı çok amaçlı dezenfektan püskürterek bir kere silin.
• Duşa kabinin ya da küvetin sadece dış kısmını da aynı spreyle silin ve mutlaka duşa kabin kapısını ya da duş perdesini kapalı tutun.
• Bir cam temizleyici ve bir parça gazete kâğıdı ile aynaları silin (garip ama işe yarıyor-kâğıt havlular beyaz hav bırakıyor)
• Bir dezenfektanı tuvaletinizin içine püskürtün ve tuvalet fırçasıyla hızlıca dağıtıp sifonu çekin.
3. TOZ ALIN (Süre: 5 dakika)
Orta sehpasını, televizyonu, müzik setini, duvardaki çerçeveleri ve büyük biblo ve süs eşyalarını tüylü bir toz alıcı yardımıyla hızlı bir şekilde gıdıklayın. Kıyafetlerinizdeki tüyleri ve saçları temizlemek için aldığınız yapışkanlı roll-on ile salonda baş hizasına gelen yastıkları tüy ve saçlardan arındırın.
4. BOŞALTIN (Süre: 2 dakika)
Lavabonun içinde gereksiz mutfak malzemeleri duruyorsa hızlıca bulaşık makinesine doldurun. Banyodaki çöpü boşaltın. Çöpü dışarı koyun.
5. YERLEŞTİRİN (Süre: 4 dakika)
• Temiz el ve yüz havluları asın, yeni bir kalıp el sabunu çıkartın. Oda kokusu sıkın.
• Fazla sandalye varsa salondan çıkartıp bir odaya koyarak kapıyı kapatın.
• Eğer şu anda yayılı olan masa örtüsü lekeliyse yenisini serin. Eğer yeni ve temizi yoksa tersini çevirin.
• Peçeteliği doldurun.
6. GÖSTERİN (Süre: 4 dakika)
• Misafir için aldığınız fincanları çıkartın, lekeli olup olmadıklarını kontrol edin.
• Yastıkları kabartın.
• Meyve varsa şık bir kâseye meyveleri doldurup orta sehpaya koyun!
• Işıkları kısın, ya da kokulu mum yakın.
• En mutlu ifadenizi takının ve kapıya bakın!
Kayınvalideniz telefonda sizi aradı ve bir arkadaşıyla beraber sizde bir kahve içmek için yolda olduklarını söyledi! Eviniz dağınık ve temiz değil! Ne yapmalısınız? İşte size yarım saatten daha kısa bir zamanda evinizi "temizmiş" gibi gösterecek taktikler.
1. DAĞINIKLIĞI TOPLAYIN (Süre: 4 dakika)
Hızlı bir şekilde geçtiğiniz tüm odalardan etrafta duran dağınıklığı toplayın. Onları doğru yerlerine koymayı aklınızdan bile geçirmeyin! Direk bir tane dolabın içine tıkın. Etrafta olmaması gereken bazı şeyler şunlardır:
• Kataloglar, faturalar ve gazeteler
• Evcil hayvanınızın oyuncakları
• Çantalar ve ayakkabılar
• Spor malzemeleri
• DVD'ler
• Çocuğunun oyuncakları ya da boyama kitapları
2. SİLİN-OVUN (Süre: 10 dakika)
• Temizlik eldivenlerinizi geçirin ve tüm temizlik gereçlerini bir kovaya toplayıp gittiğiniz her yere yanınızda kolayca taşıyın.
• Tüm yüzeyler için uygun olan sprey temizleyiciyi mutfağınızın tezgâhına püskürtün
ve bir kâğıt havlu yardımıyla silin.
• Cam temizleyici yardımıyla paslanmaz çelik minik ev eşyalarınızdan parmak izlerinizi yok edin.
• Yemek masasını, büfenin üstünü ve orta sehpasını nemli bir bez yardımıyla silin (sadece tozları alıyorsunuz sakın fazla uğraşıp vakit kaybetmeyin)
• Banyo lavabosunu, tuvalet kapağını ve tezgâhı çok amaçlı dezenfektan püskürterek bir kere silin.
• Duşa kabinin ya da küvetin sadece dış kısmını da aynı spreyle silin ve mutlaka duşa kabin kapısını ya da duş perdesini kapalı tutun.
• Bir cam temizleyici ve bir parça gazete kâğıdı ile aynaları silin (garip ama işe yarıyor-kâğıt havlular beyaz hav bırakıyor)
• Bir dezenfektanı tuvaletinizin içine püskürtün ve tuvalet fırçasıyla hızlıca dağıtıp sifonu çekin.
3. TOZ ALIN (Süre: 5 dakika)
Orta sehpasını, televizyonu, müzik setini, duvardaki çerçeveleri ve büyük biblo ve süs eşyalarını tüylü bir toz alıcı yardımıyla hızlı bir şekilde gıdıklayın. Kıyafetlerinizdeki tüyleri ve saçları temizlemek için aldığınız yapışkanlı roll-on ile salonda baş hizasına gelen yastıkları tüy ve saçlardan arındırın.
4. BOŞALTIN (Süre: 2 dakika)
Lavabonun içinde gereksiz mutfak malzemeleri duruyorsa hızlıca bulaşık makinesine doldurun. Banyodaki çöpü boşaltın. Çöpü dışarı koyun.
5. YERLEŞTİRİN (Süre: 4 dakika)
• Temiz el ve yüz havluları asın, yeni bir kalıp el sabunu çıkartın. Oda kokusu sıkın.
• Fazla sandalye varsa salondan çıkartıp bir odaya koyarak kapıyı kapatın.
• Eğer şu anda yayılı olan masa örtüsü lekeliyse yenisini serin. Eğer yeni ve temizi yoksa tersini çevirin.
• Peçeteliği doldurun.
6. GÖSTERİN (Süre: 4 dakika)
• Misafir için aldığınız fincanları çıkartın, lekeli olup olmadıklarını kontrol edin.
• Yastıkları kabartın.
• Meyve varsa şık bir kâseye meyveleri doldurup orta sehpaya koyun!
• Işıkları kısın, ya da kokulu mum yakın.
• En mutlu ifadenizi takının ve kapıya bakın!
Saç uzatan formül
Benim saçım uzamıyor diye dert yananlar işte size harika formül.
Kendini mutsuz hisseden veya kendinden sıkılan her kadın nedense ilk önce saçlarınıza saldırıyorsunuz. Ya saçının rengini değiştiriyor ya da bir anlık ani bir kararla kestiriyor. Peki, ya sonrasında? Sıklıkla hissedilen pişmanlık beraberinde geliyor.
Eminiz ki hayatınızda en azından bir kere hoşlandığınız erkeğe kendinizi beğendirmek için saçlarınızı kestirmişsnizdir, sırf karşınızdaki kısa saçtan hoşlanıyor diye. . . Sonrasında ise "kısa saçlı kızlardan hoşlanmıyorum" gerçeği ile karşılaşıp hayal kırıklığı yaşamışsınızdır. Yaşanılan bir başka senorya da hayatı boyunca saçlarını uzatamayan kadınların vahim durumu...
Her ne kadar şimdi poştiş, kaynak gibi kurtarıcılar olsa da eski gür ve uzun saçlarınıza kavuşmak için dünyaları vereceğinizi biliyoruz. Saç uzatan muhteşem formülle dünyaları size biz veriyoruz.
Malzemeler:
1 çay bardağı kemik iliği
1 kahve fincanı hakiki zeytinyağı
1 adet Bepanthen ampul
Yarım şişe badem yağı
1 adet günlük yumurta
Hazırlanışı:
"Kemik iliği mi? Bu da ne?" dediğinizi duyar gibiyim. Kasaba giderek yaklaşık iki parça kemikten iliğini çıkarttırıp alın. Eve geldiğinizde su dolu bir tencerenin içine, başka bir kap içerisinde iliği koyarak eritin. Aksi takdirde suya karışır. Yağ konumuna geldikten sonra ateşten alın. Diğer bütün malzemelerle birlikte harmanlayın.
Uygulanışı:
Karıştırdığınız bütün malzemeleri saç diplerinize masaj yaparak yedirin. Dipten uca doğru tarayın. Tüm malzemeyi saçınıza sürdükten sonra iyice karıştırın. Yalnız sevgilinizle buluşacağınız ya da eve misafir geleceği zaman yapmaktan sakının.
İlk ay haftada bir, ikinci ay iki haftada bir, üçüncü ay ise ayda bir kere uygulamanız yeterli. Bu işlem sonrasında gördüklerinize inanamaycaksınız. Bizden söylemesi...
Eminiz ki hayatınızda en azından bir kere hoşlandığınız erkeğe kendinizi beğendirmek için saçlarınızı kestirmişsnizdir, sırf karşınızdaki kısa saçtan hoşlanıyor diye. . . Sonrasında ise "kısa saçlı kızlardan hoşlanmıyorum" gerçeği ile karşılaşıp hayal kırıklığı yaşamışsınızdır. Yaşanılan bir başka senorya da hayatı boyunca saçlarını uzatamayan kadınların vahim durumu...
Her ne kadar şimdi poştiş, kaynak gibi kurtarıcılar olsa da eski gür ve uzun saçlarınıza kavuşmak için dünyaları vereceğinizi biliyoruz. Saç uzatan muhteşem formülle dünyaları size biz veriyoruz.
Malzemeler:
1 çay bardağı kemik iliği
1 kahve fincanı hakiki zeytinyağı
1 adet Bepanthen ampul
Yarım şişe badem yağı
1 adet günlük yumurta
Hazırlanışı:
"Kemik iliği mi? Bu da ne?" dediğinizi duyar gibiyim. Kasaba giderek yaklaşık iki parça kemikten iliğini çıkarttırıp alın. Eve geldiğinizde su dolu bir tencerenin içine, başka bir kap içerisinde iliği koyarak eritin. Aksi takdirde suya karışır. Yağ konumuna geldikten sonra ateşten alın. Diğer bütün malzemelerle birlikte harmanlayın.
Uygulanışı:
Karıştırdığınız bütün malzemeleri saç diplerinize masaj yaparak yedirin. Dipten uca doğru tarayın. Tüm malzemeyi saçınıza sürdükten sonra iyice karıştırın. Yalnız sevgilinizle buluşacağınız ya da eve misafir geleceği zaman yapmaktan sakının.
İlk ay haftada bir, ikinci ay iki haftada bir, üçüncü ay ise ayda bir kere uygulamanız yeterli. Bu işlem sonrasında gördüklerinize inanamaycaksınız. Bizden söylemesi...
Yüzdeki Gergin cilt
Gergin cilt sorunu olanlar, Gergin cildin kaynağı doğada saklı olduğunu biliyor muydunuz?
Her mevsim cildin derdi farklıdır. Yazın, kahverengi renk bozuklukları ve kızarıklıklar meydana gelir.
Yaz biterken ise bunların bakımı ile uğraşılır. Şimdi bayram da yaklaştı. Uzmanımız Herbalist Volkan Kurt bakımlı görünmeniz için sizlerle tabiattan birkaç formül veriyor.
Bitkisel ürünler ile bakımlı olmak isteyen, bu ürünlerin gençliğe etkisini merak eden, araştıran, okuyan ve bunu uygulayan birçok genç kadın var. Bu noktada öncelikle unutulmaması gereken konu alkol, sigara ve vitamin yetersizliğinin cildi bozduğu.
Son yıllarda araştırmalar tabiatın içinde güzellik ve estetik sorunları için fazlasıyla çözüm olduğunu gösteriyor. Bozulan ve yıpranan ciltler için doğanın bünyesinde bir hayli reçete mevcut.
Yine de doğal çözümleri keşfeden genç kadınların içinde bile cildi zamanından önce bozulanlar var. Mesela, "20 yaşındayım ama cildim çok kötü" şeklinde çok soru ile karşılaşıyorum. Bunlar sadece bakımsızlıktan değil, kullanılan ve katkı maddesi içeren kremlerle de ilgili. Doğal ürünlerde antioksidan özelliğe önem verin. Deriyi dinçleştirmek için antioksidan ihtiva eden doğal ürünleri kullanmanızı tavsiye ediyorum.
Güzel ve parlak görünümlü bir ten için farklı çözümler...
Kuru ciltlere böğürtlen
Anti-oksidan özelliği olan bir yabani meyve. Dağlarda büyüyen bu bitkinin artık güzelliğe etkisi keşfedildi. Suyu da ayrıca içecek olarak satılmaya başlandı. Cildi yaşlandırıcı etkilere karşı koruyor. C vitamini içeriyor. Bu küçük meyvenin yağı da var. Böğürtlen yağı cilde ve saçlara canlılık kazandırıyor. Peeling şeklinde baz yağlarla karıştırılıp vücutta da güzellik sağlamak için kullanılıyor. Saç diplerine parmaklarınızla yedirdiğinizde etkili bakım sağlıyor.
Kuru ciltlere özel maskenin yapılışı
Yabani ortamdan toplayın (Ya da bazı yerlerde satılıyor, alabilirsiniz).
5 tane iri böğürtleni ezin. İçine süt koyarak, lapa hale getirin. Gece yatmadan önce tertemiz cilde maske olarak sürün. Uzanın ve hiçbir şey düşünmeden yarım saat dinlenin. Su ile maskenin temizliğini yapıp, uyuyun. (Yağlı ciltlere sahip olanlar ise bu bitkinin yapraklarından faydalanabilirler
Ciltte oluşan lekelere doğal yardımcı kara üzüm
Bu arada cilt sorunlarınız daha fazlaysa beslenme de önemli. Yoğurdu ihmal etmeyin. Üzümle dıştan değil, "içten" de desteği sürdürün. Örneğin günde birkaç tane kurumuş (çekirdekli) kara üzüm veya kuru kayısı yemeyi alışkanlık haline getirin.
Yurt dışındaki ünlü markaların ürettiği bazı kremlerin içeriğinde bile bu şifalı ürün bulunuyor. Antioksidan özelliği mevcut. Aynı zamanda bağ dokusunu kuvvetlendirerek, cildin elastiki olmasında rol oynuyor (Sarkma problemi olanlar için). Yaşlılık ve güneş lekelerinin giderilmesi için de faydalı. Kan damarlarının genişlemesini sağlıyor: Bu, kırışıklıkların oluşumunu engelleyen bir durum... Eğer solgun görüntüye sahipseniz bu şifalı bitki size bir doğal yardımcı işlevi görüyor. Hücre yenileyici etkisi ile orta ve ileri yaştakiler için de çok faydalı.
Peki, yüzde veya vücutta nasıl kullanılıyor?
Cilde yağı tatbik ediliyor. Veya içinde üzüm çekirdeği yağı bulunan karışımları tercih edebilirsiniz.
Yulaf, cildi hem temizliyor hem gerginleştiriyor.
Gergin bir cilt istiyorsanız yulaftan destek alın. Cilde uygulanan yulaf maskesinin aynı zamanda yaşlanmayı önleyen etkisi de bulunuyor. Faydaları bunlarla sınırlı değil. İçeriğindeki vitamin ve mineraller derinin ihtiyaçlarını sağladığı için, ışıltılı bir görünüm kazandırıyor. Yulaf maskesi genç insanların sorunu olan siyah noktaları da yok ediyor. Derinin derinlemesine temizlenmesi yulaf maskesi ile mümkün. Gözeneklerin içinde varolan toz ve kiri temizleyen bir özelliği var. Fazla yağlanmayı engelleyen yulaf maskesi, yağlı ciltler için uygun.
Yulaf maskesinin yapılışı
İster un ile ister yulaf ezmesi ile yapın fark etmez. Sadece temiz su (arı) ilave edin. İkisinde de malzemenin lapa haline gelmesi önemli. Bu lapayı cildinize sürün. 20 veya 30 dakika sonra yıkayın. Cildi dinlendirici özellikte bir gece kremi sürüp yatınız.
Yaz biterken ise bunların bakımı ile uğraşılır. Şimdi bayram da yaklaştı. Uzmanımız Herbalist Volkan Kurt bakımlı görünmeniz için sizlerle tabiattan birkaç formül veriyor.
Bitkisel ürünler ile bakımlı olmak isteyen, bu ürünlerin gençliğe etkisini merak eden, araştıran, okuyan ve bunu uygulayan birçok genç kadın var. Bu noktada öncelikle unutulmaması gereken konu alkol, sigara ve vitamin yetersizliğinin cildi bozduğu.
Son yıllarda araştırmalar tabiatın içinde güzellik ve estetik sorunları için fazlasıyla çözüm olduğunu gösteriyor. Bozulan ve yıpranan ciltler için doğanın bünyesinde bir hayli reçete mevcut.
Yine de doğal çözümleri keşfeden genç kadınların içinde bile cildi zamanından önce bozulanlar var. Mesela, "20 yaşındayım ama cildim çok kötü" şeklinde çok soru ile karşılaşıyorum. Bunlar sadece bakımsızlıktan değil, kullanılan ve katkı maddesi içeren kremlerle de ilgili. Doğal ürünlerde antioksidan özelliğe önem verin. Deriyi dinçleştirmek için antioksidan ihtiva eden doğal ürünleri kullanmanızı tavsiye ediyorum.
Güzel ve parlak görünümlü bir ten için farklı çözümler...
Kuru ciltlere böğürtlen
Anti-oksidan özelliği olan bir yabani meyve. Dağlarda büyüyen bu bitkinin artık güzelliğe etkisi keşfedildi. Suyu da ayrıca içecek olarak satılmaya başlandı. Cildi yaşlandırıcı etkilere karşı koruyor. C vitamini içeriyor. Bu küçük meyvenin yağı da var. Böğürtlen yağı cilde ve saçlara canlılık kazandırıyor. Peeling şeklinde baz yağlarla karıştırılıp vücutta da güzellik sağlamak için kullanılıyor. Saç diplerine parmaklarınızla yedirdiğinizde etkili bakım sağlıyor.
Kuru ciltlere özel maskenin yapılışı
Yabani ortamdan toplayın (Ya da bazı yerlerde satılıyor, alabilirsiniz).
5 tane iri böğürtleni ezin. İçine süt koyarak, lapa hale getirin. Gece yatmadan önce tertemiz cilde maske olarak sürün. Uzanın ve hiçbir şey düşünmeden yarım saat dinlenin. Su ile maskenin temizliğini yapıp, uyuyun. (Yağlı ciltlere sahip olanlar ise bu bitkinin yapraklarından faydalanabilirler
Ciltte oluşan lekelere doğal yardımcı kara üzüm
Bu arada cilt sorunlarınız daha fazlaysa beslenme de önemli. Yoğurdu ihmal etmeyin. Üzümle dıştan değil, "içten" de desteği sürdürün. Örneğin günde birkaç tane kurumuş (çekirdekli) kara üzüm veya kuru kayısı yemeyi alışkanlık haline getirin.
Yurt dışındaki ünlü markaların ürettiği bazı kremlerin içeriğinde bile bu şifalı ürün bulunuyor. Antioksidan özelliği mevcut. Aynı zamanda bağ dokusunu kuvvetlendirerek, cildin elastiki olmasında rol oynuyor (Sarkma problemi olanlar için). Yaşlılık ve güneş lekelerinin giderilmesi için de faydalı. Kan damarlarının genişlemesini sağlıyor: Bu, kırışıklıkların oluşumunu engelleyen bir durum... Eğer solgun görüntüye sahipseniz bu şifalı bitki size bir doğal yardımcı işlevi görüyor. Hücre yenileyici etkisi ile orta ve ileri yaştakiler için de çok faydalı.
Peki, yüzde veya vücutta nasıl kullanılıyor?
Cilde yağı tatbik ediliyor. Veya içinde üzüm çekirdeği yağı bulunan karışımları tercih edebilirsiniz.
Yulaf, cildi hem temizliyor hem gerginleştiriyor.
Gergin bir cilt istiyorsanız yulaftan destek alın. Cilde uygulanan yulaf maskesinin aynı zamanda yaşlanmayı önleyen etkisi de bulunuyor. Faydaları bunlarla sınırlı değil. İçeriğindeki vitamin ve mineraller derinin ihtiyaçlarını sağladığı için, ışıltılı bir görünüm kazandırıyor. Yulaf maskesi genç insanların sorunu olan siyah noktaları da yok ediyor. Derinin derinlemesine temizlenmesi yulaf maskesi ile mümkün. Gözeneklerin içinde varolan toz ve kiri temizleyen bir özelliği var. Fazla yağlanmayı engelleyen yulaf maskesi, yağlı ciltler için uygun.
Yulaf maskesinin yapılışı
İster un ile ister yulaf ezmesi ile yapın fark etmez. Sadece temiz su (arı) ilave edin. İkisinde de malzemenin lapa haline gelmesi önemli. Bu lapayı cildinize sürün. 20 veya 30 dakika sonra yıkayın. Cildi dinlendirici özellikte bir gece kremi sürüp yatınız.
Yağlı cilt nasıl temizlenir?
Cildiniz yağlımı? cilt yağları'ndan kurtulmak istermiydiniz? işte size yağlı cildi temizlemenin incelikleri.
Uzmanlar, cildin yağlanma sebeplerinin başında nemlilik, yetersiz temizlik ve hatta sigara dumanına maruz kalma gibi faktörlerin bulunduğunu dile getiriyor. Bu şekildeki cildi temizlemek için size 10 önerimiz var.
Bazı insanların genetik olarak yağlı cilde daha eğilimli olduğu bilinen bir gerçek. Bunun yanı sıra hamile kadınlar, menopoza girenler ya da doğum kontrol hapı kullananlar özellikle yağlı cilt için şüpheliler listesinde yer alır.
Yağlı cilt, toz ve kirleri içine mıknatıs gibi çekiyor, bu da hızlıca çoğalıp gözeneklerin tıkanmasına neden oluyor. Tıkanan gözenekler de akne, siyah noktalar ve diğer cilt kusurlarına yol açıyor. HowStuffWorks isimli internet sitesi, iyi bilinen cilt bakımı efsanelerinin yanlışlarını ortaya çıkararak, yağlı cilde sahip kişiler için tavsiye listesi hazırladı. İşte yağlı cildinizi temizlemenin 10 yolu:
1. Topikal (bölgesel) kremlere yönelin: Bir dizi topik krem, ciltteki yağı azaltmak için formüle ediliyor. Retinoid (yenileyici) kremler, A vitamini içeren krem ve sülfür kremleri aşırı yağlı cilde sahip insanlar için reçetesiz satın alınabilecek seçeneklerden birkaçı.
2. Makul ölçüde peeling uygulayın: Yulaf unu içeren peeling suları, özellikle yatıştırıcı etkiye sahiptir, aşırı yağı temizleyip cildin daha iyi dengelenmesini sağlıyor. Haftada en fazla bir kez uygulanabilir.
3. Gereksiz ve sert tedavilerden kaçının: Birçok insan, yüz bakımı ve microdermabrasion tekniği (Ağaç kabuğu soyar gibi cildi nazikçe yeniden düzeltiyor) gibi tedaviler aracılığıyla cilt bozukluklarından kurtulmak için günlük spalara akın ediyor. Ancak bunlar cildin sadece üst tabakasını temizliyor.
4. Kil kullanın: Sık yapılan maskelerin yararlı olduğu efsanesine inanmayın. Ciltteki fazla yağdan, kir ve ölü cilt hücrelerinden kurtulmak için haftada sadece bir kez maske uygulayın. Kil maskeleri, kimyasal içeren ürünlerden daha hafiftir. Çünkü daha fazla doğal özelliğe sahiptir. Cildi temizlemesinin yanında, özellikle yağlı ciltlerde görülen geniş gözeneklerin küçülmesine yardımcı oluyor.
5. Uygun miktarda nemlendirici kullanın: Yağlı ve karma cilt tipleri için yağsız, balmumsuz ve lipidsiz nemlendiriciler tavsiye ediliyor. Dimethicone (cilde yumuşatan bir ürün) ya da gliserin içeren nemlendiriciler, yoğun losyonlardan daha iyi sonuç veriyor.
6. Yüz toniklerini ihmal etmeyin: Toniğin amacı, cildin pH derecesini azaltmak ve ciltteki kiri ve yağı yok etmektir. İnsanların büyük çoğunluğu, toniklerin cildi çok fazla kuruttuğunu belirterek, sadece haftada bir kez kullanıyor.
7. Ilık su kullanın: Su cildi çok fazla kurutur. Haşlanmış suyla yüzünüzü yıkamak istemeyeceğiniz gibi, soğuk su da yağı ve kiri cildinizden çok iyi çıkarmaz. Bu nedenle suyun uygun bir sıcaklığa gelmesini bekleyin. Sert bir şekilde cildi ovalamak, sürtmek negatif etki yapar. Cildin gerekli yağlarını soyar, yanma ve kabartılara neden olur. Dermatologlar, cildin günde en fazla 2 ya da 3 kez yıkanmasını öneriyor.
8. Dükkân dükkân dolaşın: Uzmanlar, ılımlı bir temizleyici ve cildinize uygun nemlendirici almanızı öneriyor. Belki bunu bulmak için birkaç deneme yapmanız gerekebilir. İndirimli cilt temizleme ürünlerinin bazıları, gerçekte daha pahalı markalı ürünler kadar etkili olabiliyor. Çünkü içerdikleri maddeler birbirine benziyor. Dermatologlar, yağlı cilde sahip insanlar için yağsız temizleme ürünlerini tavsiye ediyor.
9. Cildinizi içten temizleyin: Uzmanlar, hangi yiyeceklerin suçlu olduğunu bilmeseler de, cildiniz üzerinde pozitif etki yapacak birçok beslenme çeşidini biliyor. Limon ve kivi gibi 2 süper yiyecek, cildinizi daha temiz yapar. Çünkü, yağlı cildin muhtemel nedeni B5 ve B2 vitamini eksikliğidir. Bunun yanında, bu vitaminler bakımından zengin olan kabuklu yemiş, tam tahıllar ve fasulyeden daha fazla yemeye çalışın.
10. Cilt tipinizi doğru belirleyin: Etkili cilt temizleme rejimi uygulamak için, cilt tipinin doğru belirlemesi için bir dermatoloğa gidin. İmkanlarınız müsait değilse, cildinizin değerlendirmesini kendiniz yapabilirsiniz. Ya da eczanelerde bazı günlerde kurulan ücretsiz cilt analizi günlerini kaçırmayın.
Bazı insanların genetik olarak yağlı cilde daha eğilimli olduğu bilinen bir gerçek. Bunun yanı sıra hamile kadınlar, menopoza girenler ya da doğum kontrol hapı kullananlar özellikle yağlı cilt için şüpheliler listesinde yer alır.
Yağlı cilt, toz ve kirleri içine mıknatıs gibi çekiyor, bu da hızlıca çoğalıp gözeneklerin tıkanmasına neden oluyor. Tıkanan gözenekler de akne, siyah noktalar ve diğer cilt kusurlarına yol açıyor. HowStuffWorks isimli internet sitesi, iyi bilinen cilt bakımı efsanelerinin yanlışlarını ortaya çıkararak, yağlı cilde sahip kişiler için tavsiye listesi hazırladı. İşte yağlı cildinizi temizlemenin 10 yolu:
1. Topikal (bölgesel) kremlere yönelin: Bir dizi topik krem, ciltteki yağı azaltmak için formüle ediliyor. Retinoid (yenileyici) kremler, A vitamini içeren krem ve sülfür kremleri aşırı yağlı cilde sahip insanlar için reçetesiz satın alınabilecek seçeneklerden birkaçı.
2. Makul ölçüde peeling uygulayın: Yulaf unu içeren peeling suları, özellikle yatıştırıcı etkiye sahiptir, aşırı yağı temizleyip cildin daha iyi dengelenmesini sağlıyor. Haftada en fazla bir kez uygulanabilir.
3. Gereksiz ve sert tedavilerden kaçının: Birçok insan, yüz bakımı ve microdermabrasion tekniği (Ağaç kabuğu soyar gibi cildi nazikçe yeniden düzeltiyor) gibi tedaviler aracılığıyla cilt bozukluklarından kurtulmak için günlük spalara akın ediyor. Ancak bunlar cildin sadece üst tabakasını temizliyor.
4. Kil kullanın: Sık yapılan maskelerin yararlı olduğu efsanesine inanmayın. Ciltteki fazla yağdan, kir ve ölü cilt hücrelerinden kurtulmak için haftada sadece bir kez maske uygulayın. Kil maskeleri, kimyasal içeren ürünlerden daha hafiftir. Çünkü daha fazla doğal özelliğe sahiptir. Cildi temizlemesinin yanında, özellikle yağlı ciltlerde görülen geniş gözeneklerin küçülmesine yardımcı oluyor.
5. Uygun miktarda nemlendirici kullanın: Yağlı ve karma cilt tipleri için yağsız, balmumsuz ve lipidsiz nemlendiriciler tavsiye ediliyor. Dimethicone (cilde yumuşatan bir ürün) ya da gliserin içeren nemlendiriciler, yoğun losyonlardan daha iyi sonuç veriyor.
6. Yüz toniklerini ihmal etmeyin: Toniğin amacı, cildin pH derecesini azaltmak ve ciltteki kiri ve yağı yok etmektir. İnsanların büyük çoğunluğu, toniklerin cildi çok fazla kuruttuğunu belirterek, sadece haftada bir kez kullanıyor.
7. Ilık su kullanın: Su cildi çok fazla kurutur. Haşlanmış suyla yüzünüzü yıkamak istemeyeceğiniz gibi, soğuk su da yağı ve kiri cildinizden çok iyi çıkarmaz. Bu nedenle suyun uygun bir sıcaklığa gelmesini bekleyin. Sert bir şekilde cildi ovalamak, sürtmek negatif etki yapar. Cildin gerekli yağlarını soyar, yanma ve kabartılara neden olur. Dermatologlar, cildin günde en fazla 2 ya da 3 kez yıkanmasını öneriyor.
8. Dükkân dükkân dolaşın: Uzmanlar, ılımlı bir temizleyici ve cildinize uygun nemlendirici almanızı öneriyor. Belki bunu bulmak için birkaç deneme yapmanız gerekebilir. İndirimli cilt temizleme ürünlerinin bazıları, gerçekte daha pahalı markalı ürünler kadar etkili olabiliyor. Çünkü içerdikleri maddeler birbirine benziyor. Dermatologlar, yağlı cilde sahip insanlar için yağsız temizleme ürünlerini tavsiye ediyor.
9. Cildinizi içten temizleyin: Uzmanlar, hangi yiyeceklerin suçlu olduğunu bilmeseler de, cildiniz üzerinde pozitif etki yapacak birçok beslenme çeşidini biliyor. Limon ve kivi gibi 2 süper yiyecek, cildinizi daha temiz yapar. Çünkü, yağlı cildin muhtemel nedeni B5 ve B2 vitamini eksikliğidir. Bunun yanında, bu vitaminler bakımından zengin olan kabuklu yemiş, tam tahıllar ve fasulyeden daha fazla yemeye çalışın.
10. Cilt tipinizi doğru belirleyin: Etkili cilt temizleme rejimi uygulamak için, cilt tipinin doğru belirlemesi için bir dermatoloğa gidin. İmkanlarınız müsait değilse, cildinizin değerlendirmesini kendiniz yapabilirsiniz. Ya da eczanelerde bazı günlerde kurulan ücretsiz cilt analizi günlerini kaçırmayın.
28 Ekim 2009 Çarşamba
Payetler 2010'da Da Moda
2010 yılında da payetler, ışıltılı ayakkabılar ,ceketler,çantalar,etekler kısaca aklınıza gelebilecek herşey de ışıltılar moda olucak
Etiketler:
2010 da neler moda,
2010'da Moda,
Payetler
26 Ekim 2009 Pazartesi
Gözlerdeki Kırışıklıkları Önleyin!
Kırışıklarla mücadele zannedildiği kadar zor değildir. Doğru ürünlerle düzenli bakım yapmak ve biraz cildinize özen göstermek, kabusunuz olan kırışıklıkların hayatınıza çok daha geç girmesini sağlayacaktır. İşte size birkaç ipucu!
Kırışıklarla savaşta etkin maddeler açısından zengin kremler kullanmak oldukça yararlıdır.
Örneğin, “SOD”, serbest radikallere karşı başarı ile kullanılan enzimlerin kısaltılmış tanımıdır. Duyarlı göz kapaklarına hasar veren oksijen moleküllerini zararsız hale getirir.
Örneğin, “SOD”, serbest radikallere karşı başarı ile kullanılan enzimlerin kısaltılmış tanımıdır. Duyarlı göz kapaklarına hasar veren oksijen moleküllerini zararsız hale getirir.
Göz çevresine bir sıcak, bir soğuk ıhlamur kompresi uygulamak ve yaz mevsiminde taze incir halkalarını göz üzerine yerleştirerek bekletmek, olumlu sonuçlar verecektir.
Yazın havuzda gözleriniz klorlu sudan dolayı kızarıyorsa, mutlaka yüzme gözlüğü takın.
Yorgun gözlere serinletici ve canlandırıcı bir etki için, 2 adet kaşığı 15 dakika buzdolabında bekletin. Soğuyan kaşıkların altlarını göz kapaklarınızın üzerine 5 dakika süre ile önce yukarıdan aşağıya, sonra sağdan sola doğru kaydırın.
Eğer torbalar ve gözaltı morluklarınız varsa, yağsız göz bakım jelini, bıçak sırtı kalınlığında gözünüze sürün. Şeffaf folyodan yuvarlak diskler kesin ve gözlerinizin üzerine yapıştırıp 5 dakika bekleyin. Folyoyu çıkarın. Jelin kalanını kağıt mendille temizleyin. Gözünüzün çevresi sağlıklı ve dinlenmiş bir görüntü kazanacak, torbalar ve morluklar azalacaktır.
Şişkinlikleri, göz altı torbalarını ve halkaları azaltmak için, derideki dolaşımına arttırılması gerekir. Sabahları bu durumdan şikayetçi olanlar, gece şişkinlik giderici, dolaşım ve boşaltım sağlayıcı “kafein içerikli göz kremleri” tercihe etmelidirler. Melissa, şerbetçi otu, mürver, kuşburnu, papatya gibi bitkilerle kompres yapmak iyi sonuç verecektir.
Şişliklere karşı, parfümerilerde satılan, içi jel doldurulmuş soğuk maskeleri gece boyunca buzdolabında bekletin. Sabahları gözlerinize uygulayın. Her sabah düzenli uygularsanız, gelişmeyi siz de fark edersiniz.
Eğer bitkilerin gücünden faydalanmak isterseniz, bir tutam kuşburnunu kaynatıp, koyu bir losyon kıvamına getirdikten sonra, ılımasını bekleyin ve göz çevresine sürün. Her gün düzenli olarak uygularsanız, sonuçlarını alırsınız.
Siyah çay, gözyaşı otu ve yeşil çayla soğuk kompres yaparak, şişkinlikleri giderir ve rahatlatıcı bir etki yaratırsınız.
Sağlıklı Kilo Verdiren Sebze: Lahana!
Sofralarımıza sıklıkla misafir olan lahana, çorbası, turşusu, sarması ile damağımızda değişik lezzetler bırakır. Diyet listelerinin de vazgeçilmezi olan lahananın nasıl kilo vermeye yardımcı olduğunu biliyor musunuz?
Lahananın içeriğinde çeşitli vitaminler bulunur. Bu yüzden hastalıklara karşı koruyucudur. Kalorisi çok düşük olduğundan, kilo vermek isteyenlerin vazgeçilmez yiyeceklerinden birsidir.
Beyaz lahana, vücuttaki tuz dengesini değiştirmeden, suyun atılmasına yardımcı olur. Bu yüzden kısa sürede kilo verdirir. Antioksidan özelliğinden dolayı, suyla birlikte vücuttaki toksinleri de dışarı atar. İçinde B,C, E vitamini ve potasyum bulunur.
Beyaz lahana, vücuttaki tuz dengesini değiştirmeden, suyun atılmasına yardımcı olur. Bu yüzden kısa sürede kilo verdirir. Antioksidan özelliğinden dolayı, suyla birlikte vücuttaki toksinleri de dışarı atar. İçinde B,C, E vitamini ve potasyum bulunur.
Faydaları:
Lahana, pek çok kanser türünü önlemek için önemli bir yardımcıdır.
Selülite karşı tedavi edici özelliği vardır.
Kansızlığa iyi gelir ve kanı temizler.
Gençlerde sıkça görülen ergenlik sivilcelerine iyi gelir, ayrıca cildi güzelleştirir.
Bağırsakları çalıştırır ve tembelleşmesini önler.
Romatizmal hastalıklara iyi gelir.
Erkekler için cinsel gücü arttırıcı etkisi vardır.
Yeşil sebzelerde bulunan U vitaminini ihtiva eder. Bu sayede mide ve bağırsakların düzenli çalışmasına olanak tanır. Ancak, bağırsakların düzgün çalışmasına yardımcı olabilmesi için, çiğ tüketilmelidir.
Antibiyotik kullananlarda oluşan bağırsak düzensizliklerinde, yine lahana iyileştirici özelliğe sahiptir.
Soğuk algınlığı, nezle ve grip gibi, kış aylarının yaygın hastalıklarıyla mücadelede başyardımcıdır.
100 gram çiğ lahanada, 4,6 gram karbonhidrat, 25 kalori, 1,3 gram protein, 0,2 gram yağ, 100 miligram A vitamini, 47 miligram C vitamini, 20 miligram magnezyum, 0, miligram demir bulunmaktadır.
Eyvah Aşık Oldum!
Benim başıma gelen, pişmiş tavuğun başına gelmedi. Ben ne kadersiz kadınım yahu! Ne güzel geçinip gidiyordum. Her şey yolundaydı. Birden dünya tersine döndü. Aşık oldum!
Başıma iş açtı bu adam, neden çıktı karşıma? Olacakları biliyorum, korkuyorum. Kaç kere seyrettim bu filmi saymadım? Hem çevremde gördüm, hem kendim yaşadım . Dertsiz başıma dert açtım. Birisinin ahını mı aldım acaba?
Aslında her şey yolundaydı hayatımda, gül gibi geçinip gidiyordum kendimle. Sabah uyanıp işime gidiyor, akşam paşa paşa evime dönüyordum. Seyrettiğim birkaç dizim vardı. Çok hüzünlü sahnelerde ağlıyordum. Dizilerde kavuşanlara, kavuşamayanlara, çok sevilenlere, nefret edilenlere bakıp, gerçek hayatta olmayacağını düşünüyordum. Hafta sonları arkadaşlarımla dışarı çıkıp, aşkın bize uğramadığından, erkeklerin vefasızlığından, yalnızlığın zorluğundan yakınıyordum. İş açtım başıma!
Şimdi hepsi değişecek, biliyorum. Sabahları mutlu uyanacağım ama uykusuz kalacağım. Bütün gece ya telefonlaşmış, ya mesajlaşmış olacağız. Yine de gülümseyecek dudaklarım. Beni görenler, bir farklılık olduğunu söyleyecekler, gözlerimin neden parladığını soracaklar. Bütün gün hayallere dalıp, işin bir an önce bitmesini bekleyeceğim. İşe konsantre olamayacağım. Yazdığım şeyler yanlış dolu olacak, okuduğumu anlamayacağım.
İş çıkışında buluşacağız, kalbim yerinden çıkacak gibi hissedeceğim. Nabzım o kadar hızlanacak ki, yanımdan geçenler sesimi duyacak. Heyecandan bir sürü sakarlık yapıp, kendimi rezil edeceğim. Gözlerinin içinde kaybolacağım. Sesi, yüzü, söyledikleri bana muhteşem gelecek. Kullandığı parfümü bir yerde duyarsam, gözlerim onu arayacak.
Ayrı kaldığımız anlarda, saatler geçmek bilmeyecek. Hep yanında, kolunda olmak isteyeceğim. Kendim gibi davranmayacağım. Sürekli bakımlı gezeceğim, kuaförüm beni daha fazla görecek. Yeni iç çamaşırları alacağım. Yatana kadar yüzümden makyajı çıkarmayacağım. Buluşmayacağımız akşamlarda bile, belki gelir diye umutlanacağım. Her kapı çalışında heyecanlanacağım. Kapıyı açtığımda şeker isteyen yan komşunun suratı beni sinir edecek.
Sonra alışacağım ona, taleplerim olacak. Beklenti içine gireceğim. İlişkimiz biraz uzayınca, hayaller kuracağım. Doğru adamın o olduğuna inanacağım. Hayatımı ona göre düzenleyeceğim. Hoşlanmadığı şeyleri, ben sevsem bile yapmayacağım. Tuttuğu takımın oyuncularını bile ezberleyeceğim. Her şeyin yolunda olduğunu düşündüğüm zamanların birinde, o gün gelecek ve ayrılacağız! Hangi saçma sebebe dayanırsa dayansın ayrılığımız, acı çekeceğim. Dünyanın pembe olan rengi, siyaha dönecek. Uzun zaman kendimi toplamak için uğraşacağım ve bu hiç kolay olmayacak. Ben bu filmi seyretmiştim. Of ya of! Başıma iş açtım! Aşık oldum….
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)